Uyuşturucu Madde Suçları ve Kullanım Sınırları

Uyuşturucu Madde Suçları ve Kullanım Sınırları

Uyuşturucu madde ticareti suçu, Türk Ceza Kanununun 188. Maddesinde düzenlemiş olan alt ve üst sınırı uzun yıllar hapis cezası ön gören ve ülkemizde hayli ciddi sayıda derdest dosyası mevcut suç türüdür.  Niteliği gereği mutlak surette ankara ceza avukatı, ankara ağır ceza avukatı yahut bulunduğunuz ilde alanında uzman bir ceza avukatından yardım alınması önemlidir. Uyuşturucu Madde Suçları ve Kullanım Sınırları kapsamında öncelikle suçun kanundaki karşılığını inceleyelim:

T.C.K. Madde 188- (1) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.(2)(3)

(2) Uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı fiilinin diğer ülke açısından ithal olarak nitelendirilmesi dolayısıyla bu ülkede yapılan yargılama sonucunda hükmolunan cezanın infaz edilen kısmı, Türkiye’de uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı dolayısıyla yapılacak yargılama sonucunda hükmolunan cezadan mahsup edilir.

(3) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.(1)(2) (Ek cümle: 18/6/2014 – 6545/66 md.) Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz. (3)

(4) (Değişik: 27/3/2015-6638/11 md.) a) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfin olması,

  1. b) Üçüncü fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(5) (Değişik: 18/6/2014 – 6545/66 md.) Yukarıdaki fıkralarda gösterilen suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza bir kat artırılır.

(6) Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran her türlü madde açısından da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır. (Ek cümle: 29/6/2005 – 5377/22 md.) Ancak, verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.

(7) Uyuşturucu veya uyarıcı etki doğurmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali resmi makamların iznine bağlı olan maddeyi ülkeye ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişi, sekiz yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.(1)(2)(3)

(8) Bu maddede tanımlanan suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Uyuşturucu Madde Ticaretine İlişkin Suç Türleri Nelerdir ?

Uyuşturucu madde ithal etme suçu, uyuşturucu madde ihraç etme suçu, uyuşturucu maddel imal etme suçu, uyuşturucu madde sevk ve nakil suçu , uyuşturucu madde kabul etme ve bulundurma suçu , Uyuşturucu madde satma satışa arzetme veya satın alma, uyuşturucu madde temin etme (Başkasına Verme, Sağlama) suçu. Uyuşturucu Madde Suçları ve Kullanım Sınırları hakkında diğer soru işaretleri:

Uyuşturucu Madde Ticaretinde Kullanım Sınırı Nedir ?

Genel itibariyle net ve keskin bir ifade ile madde miktarı ve madde çeşidine göre bir sınır belirlemek doğru değildir. Emsal yönde Yargıtay kararlarının somut içerikleri ve maddenin durumuna göre sübjektif dosya kapsamında değerlendirilme sonucunda iş bu sorunun cevabı ortaya çıkabilecektir. Bu sebeple özellikle Ankara ceza avukatı yardımı almanız dosyanın yanlış yöne evrilmemesi için gerekli olacaktır. Nitekim genel itibariyle uyuşturucuya ilişkin suçlarda ceza avukatı tutma zorunluluğu mevcuttur. Bu kapsamda eğer sanık kendisi bir ceza avukatı tayin etmezse davanın görüldüğü yer barosunca dosyaya bir avukat görevlendirilmesi yapılır. Öncelikli ve doğru olanı kişinin kendi hür iradesiyle bir ceza avukatıyla anlaşmasıdır.

Yine de kabataslak olmakla beraber ortalama birkaç kullanım sınırından bahsetmekte yarar vardır. Yeniden belirtmek gerekir ki önemli olan somut dosya kapsamında yapılacak olan değerlendirmedir.

Yargıtay’ın emsal kararlarına göre yıllık ortalama yarım kilogram esrar maddesi bulundurulması kullanım sınırları içerisinde kabul edilmektedir. Ancak 600 gram ve 650 gram gibi miktarların bazı zamanlar ticaret amacıyla bulundurulduğu da somut dosyalar kapsamında görülmüştür. Eroin ve kokain maddelerinde  ise ele geçirilen yaklaşık 20 gram ve üzerinde madde miktarı kullanım sınırı aşmakta olup sentetik denilen haplarsa 40-50 adet üzeri kullanım için değil ticaret içindir denilmektedir. Yapılmış teknik araştırmalara göre esrar maddesinin günlük kullanım miktarı ortalama 2 gram , eroin maddesinin ortalama miktarı 150 miligram , kokain maddesinin ortalama kullanım miktarı ise 60 miligram civarlarındadır. Uyuşturucu içeren haplarda bu miktar 3 adet olarak bilinmekle beraber hap içeriğine madde ağırlığına göre bu sayı değişkendir.

Özet Tablo ile Uyuşturucu Suçu

Herkesin anlayabileceği şekilde detaylı bir tablo olmasa da , basite indirgenmiş haliyle söz konusu suça yönelik taslak aşağıdaki gibidir.  Uyuşturucu kullanım sınırı bu tabloda aşağı yukarı belirlenmiştir. Yine belirtmek lazım ki dosya içeriği ve detaylarında bir çok unsur tabloda değişkenlik oluşturabilecektir. Bu sebeple mutlaka ankara ceza avukatı yahut bulunduğunuz ilde yer alan ceza hukukunda uzmanlaşmış bir avukat ile çalışmanız dosyanın seyrine önemli ölçüde etki eder.

Kullanma Suçu: 2-5 Yıl

Satma Suçu: 10+ yıl ceza ve 20bin güne kadar adli para cezası .

Kişisel Kullanım Sınırı :

Esrar : 4,5 gram gün bazı, 135 gram ay bazı

Eroin : 150 m.g. gün bazı

Kenevir : 20 kök ve altı

Kokain : 60 m.g. gün bazı

Hap (İçeriğine göre fazlasıyla değişken olmakla beraber ) 3 adet gün bazı

Metamfetamin (Kristal) : 38 gram gün bazı

Bu tarz dosyalarda en önemli hususlardan biri de etkin pişmanlıktır. Sanık yahut şüpheli soruşturmayı yürüten savcıyı yahut kovuşturmada hakimi olayla ve arkasında yaşananlarla ilgili aydınlatırsa cezai anlamda indirim alması söz konusu olabilir.

Uyusturucu Madde Suclari ve Kullanim Sinirlari s 1
Uyuşturucu Madde Suçları ve Kullanım Sınırları

EMSAL KARARLAR

20. Ceza Dairesi 2018/2085 E. , 2018/3157 K.

“İçtihat Metni”

Dosya İncelendi.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Sanık … …. müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin süresinden sonra 24/08/2016 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla, 5320 sayılı Kanun’un 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 318 ve CMK’nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek, duruşmasız olarak inceleme yapılmıştır.

A-Sanık … …. hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:

Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1-Hükümden önce 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararına yanlış anlam verilerek sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmaması,

2-Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas olduğu anlaşılan İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesi’nce 31/03/2015 tarih, 2014/349 esas ve 2015/158 karar sayısı ile, 6136 sayılı Kanun’un 15/1., TCK’nın 62 ve 51. maddeleri uyarınca verilen erteli 5 ay hapis cezasına ilişkin ilamı yerine; sanığın adli sicil kaydında yer almayan Çanakkale 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 25/02/2014 tarihli, 2012/688 esas ve 2014/136 karar sayılı ilamının TCK’nın 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınması,

Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan CMK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;

1-TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında,

TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması,

2-Sanık hakkında tekerrür uygunlamasının yapıldığı hüküm fıkrasında yer alan “Çanakkale 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2015 tarih ve 2012/688 -2014/136 E.K. sayılı kararı ile aldığı 5 ay hapis cezası ” ibaresinin çıkarılarak, yerine, “İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesinin 31/03/2015 tarihli, 2014/349 esas ve 2015/158 karar ile hükmedilen erteli 5 ay hapis cezası ” ibaresinin yazılması,

Suretiyle, resen de temyize tabi olanshükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin reddine,

B-Sanık … hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:

Dosya kapsamından, “evinde uyuşturucu madde bulundurduğuna” ilişkin ihbar üzerine, ikametinde yapılan arama sonucu 12 fişek halinde 2,4 gram esrar ile karışık sentetik kannabinoid ele geçilen sanık … ….’ın aşamalardaki savunmalarında, “olay günü, sanık …’un getirdiği uyuşturucu maddeyi kendisi, … ve tanık….’in birlikte kullandıklarını, aynı gün …’un telefon ile görüştüğü şahsa uyuşturucu madde teslim etmesi için kendisine bir fişek uyuşturucu madde verdiğini ve buluşma yerine gönderdiğini, buluşma yerinde, hakkında beraat kararı verilen sanık …’a 50 TL karşılığında 1 fişek uyuşturucu maddeyi teslim ederek, parayı …’a verdiğini; …’un evden ayrılmadan önce, arama sonucu ele geçen 12 fişek uyuşturucu maddeyi sonradan teslim almak üzere kendisine bıraktığını” beyan ettiği; ikametinde ve üzerinde uyuşturucu madde ele geçirilemeyen sanık …’in ise, müdafii huzurunda kollukta alınan 29/11/2015 tarihli ilk savunmasında, “olay günü uyuşturucu madde temin etmek için sanık … …. ile arkadaşının telefonu üzerinden whatsaap programını kullanarak görüştüğünü, buluşma yerine gelen ……..’dan 50 TL karşılığında uyuşturucu madde temin ettiğini ve yakalanmadan önce kullandığını” beyan ettiği; sonrasında ise savunmalarını değiştirerek, “olay günü kullanmak amacıyla uyuşturucu madde temin etmek için kendisine ait telefonda yüklü whatsapp isimli program aracılığı ile … ile görüştüğünü, buluşma yeri ayarladıklarını, belirledikleri yere, …’un yönlendirdiği ……..’ın gelmesi üzerine, bu şahıstan 50 TL karşılığı bir paket uyuşturucu madde aldığını ve yakalanmadan önce kullandığını” belirttiği; ev araması sırasında olay yerinde bulunan ve hakkında “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan soruşturma yürütülen tanık….’in ise, olay günü …’un, ……..’ı dışarıya uyuşturucu madde teslim etmek üzere gönderdiğine dair herhangi bir beyanda bulunmayarak, “olay günü üçünün birlikte ……..’ın ikametinde uyuşturucu madde kullandıklarını ve …’un sonrasında evden ayrıldığını” belirttiği, sanık …’un ise aşamalarda iddiaları inkar ettiği anlaşılmakla; kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemeyen sanık …’un aşamalardaki savunmalarının aksine, uyuşturucu madde ticareti yapma suçu sabit olan diğer sanık … ….’da ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgisi olduğuna ya da onun suçuna iştirak ettiğine ilişkin, sanık … ….’ın atfı cürüm niteliğindeki savunmaları ile yakalandığında kendisinde uyuşturucu madde ele geçirilmeyen sanık …’in aşamalarda verdiği birbiri ile çelişen soyut beyanları dışında, kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,

Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, resen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA,bozma nedenine göre başka suçtan tutuklu veya hükümlü değil ise sanığın SALIVERİLMESİ için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazılmasına, 05/07/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

T.C.
YARGITAY
20.CEZA DAİRESİ
2015/8822
2017/7023
14.12.2017

5237/m.39, 43, 188

DAVA : Dosya İncelendi.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

KARAR : Sanıklar hakkında, CMK’nın 140. maddesine göre usulüne uygun şekilde alınmış teknik araçlarla izleme kararı bulunmadığından, yapılan ses ve görüntü kayıtları hukuka aykırı elde edilmiş delil niteliğinde olmasına rağmen dosya kapsamında yer alan olay tutanaklarının içerikleri ile sanıkların suçlamaları kabul etmeleri nedeniyle, söz konusu ses ve görüntü kayıtlarının hükme esas alınması sonuca etkili görülmemiştir.

Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların eleştiri ve aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine ancak;

1-)Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 28/04/2015 tarih, 2014/462 esas, 2015/135 karar ve 2014/848 esas, 2015/136 karar sayılı kararlarında da bahsedildiği üzere; somut olayda, gizli soruşturmacının 15/11/2011 tarihinde sanıkların aracılığı ile diğer sanıktan suç konusu uyuşturucu maddeyi satın alması üzerine, sanıkların suçu belirlenmiş ve bu suçun delili elde edilmiştir. Buna rağmen, gizli soruşturmacıların, 18/11/2011 tarihinde sanığın, yanında bulunan sanığa uyuşturucu madde satması yönünde “ver abi” şeklindeki teşviki ile sanıktan; 19/11/2011 tarihinde sanığın aracılığı ile dava dışı kişiden tekrar uyuşturucu madde satın alması gereksiz olduğu gibi görevleri kapsamında da değildir. Öte yandan, gizli soruşturmacıların asıl görevi ”uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak” değil, ”suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibarettir.” Bu sebeplerle gizli soruşturmacı tarafından aynı faillerden birden çok kez uyuşturucu madde satın alınmasının ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir ”alım – satım” söz konusu olmadığından sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerini düzenleyen TCK’nın 43. maddesinin uygulama koşullarının oluşmadığı; ayrıca sanıkların, 15/11/2011 tarihli olayda gizli soruşturmacıları, satıcı durumundaki sanık ile buluşturarak uyuşturucu madde alışverişinin gerçekleşmesine yardımcı oldukları ve haklarında TCK’nın 39. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında TCK’nın 188/3. maddesi; sanıklar hakkında ise TCK’nın 188/3, 39/2-c maddeleri yerine, yazılı şekilde TCK’nın 188/3, 43/1. maddeleri uyarınca hüküm kurulmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,

2-)Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 Sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,

SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu sebeple yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, 14.12.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

20. Ceza Dairesi 2019/6038 E. , 2020/203 K.

“İçtihat Metni”

Mahkeme : TEKİRDAĞ 2.Ağır Ceza Mahkemesi

Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma

Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1- Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.04.2015 tarih, 2014/462 Esas, 2015/135 Karar ve 2014/848 Esas, 2015/136 Karar sayılı Kararlarında da açıklandığı üzere; gizli soruşturmacının 11.07.2013 tarihinde sanıklardan suç konusu uyuşturucu maddeleri satın alması üzerine sanıkların ”satmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu belirlenmiş ve bu suçun delili elde edilmiştir. Buna rağmen, gizli soruşturmacının her iki sanıktan 02.08.2013 tarihinde ve sanık …’den 24.09.2013 tarihinde tekrar uyuşturucu madde satın alması gereksiz olduğu gibi görevi kapsamında da değildir. Öte yandan, gizli soruşturmacıların asıl görevi ”uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak” değil, ”suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibarettir.” Bu nedenlerle gizli soruşturmacı tarafından sanıklardan birden çok kez uyuşturucu madde satın alınması, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir ”alım-satım” söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanıkların cezasının, TCK’nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle sanıklara fazla ceza tayin edilmesi,

2- Hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,

Kanuna aykırı, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde olduğundan CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 08.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

T.C.
YARGITAY
CEZA GENEL KURULU
2015/10-1250
2017/312
6.6.2017

….Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;

Sürücülüğünü tanık …’in yaptığı, sanığın da içinde bulunduğu araçta yapılan aramada; sanığın oturduğu sağ ön koltuğun önündeki paspasın üzerinde bulunan poşette, 40 adet “MDMA” etken maddesi içeren tablet ile 5 parça halinde net 250,95 gram esrarın ele geçirildiği olayda; sanığın tüm aşamalarda uyuşturucu madde kullandığını ve suç konusu esrar ile tabletleri kullanmak için satın aldığını söylemesi, bu savunmasını doğrular şekilde kan ve idrar tahlillerinde “THC” ( esrar ) etken maddesinin tespit edilmesi, ele geçirilen uyuşturucu maddelerin miktar itibarıyla kullanma sınırları içinde kalması birlikte değerlendirildiğinde; sanığın savunmasının aksine, suç konusu uyuşturucu maddeleri satacağına, başkasına vereceğine veya kullanma dışında başka bir amaçla bulundurduğuna ilişkin, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, sabit olan eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilmelidir.

Bu itibarla; sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu yönündeki Özel Daire bozma ilamında bir isabetsizlik bulunmadığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.

Çoğunluk görüşüne katılmayan altı Ceza Genel Kurulu Üyesi; “sanığın eyleminin uyuşturucu madde ticareti suçunu oluşturacağı, dolayısıyla itirazın kabulüne karar verilmesi gerektiği” görüşüyle karşı oy kullanmışlardır.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;

1- ) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının REDDİNE,

2- ) Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.06.2017 tarihinde yapılan müzakerede oyçokluğuyla karar verildi.

 

 

T.C.YARGITAY
10CEZA DAİRESİ
2014/4668
2017/5716
15.11.2017

Dosya incelendi.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :

KARAR : A-) Sanık … hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:

Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,

Sanık … hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:

1-) Sanığın 01.04.2012 tarihinde evinde ele geçirilen 11,5 gram esrarı kullanmak için bulundurduğuna dair savunmasının aksine, satacağına veya başkasına vereceğine dair kuşkuyu aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, suç tarihine en yakını 20.01.2012 tarihli olan telefon görüşmelerinde geçen maddelerin ele geçmemesi sebebiyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği dikkate alındığında, sanığın sabit olan eyleminin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,

2-) Kabule göre; TCK’nın 51. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesi uyarınca “fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında hükmolunan hapis cezasının erteleme üst sınırının 3 yıl” olarak düzenlenmesi karşısında, 01.04.2012 olan suç tarihinde 16 yaşında olduğu anlaşılan sanık hakkında, sanık müdafiinin lehe olan hükümlerin uygulanmasına yönelik isteminin TCK’nın 51. maddesini de kapsadığı gözetilmeden, cezanın ertelenmesi konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi,

SONUÇ : Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 15/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

T.C YARGITAY

20.Ceza Dairesi

Esas: 2015 / 9492

Karar: 2017 / 3283

Karar Tarihi: 23.05.2017

Yargıtay Kararı

Mahkeme : 3. Ağır Ceza Mahkemesi

Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma

Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :

1-) Sanık … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararına ilişkin kanun yolu talebinin incelenmesi:

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK’nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar, sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup, itiraz kanun yoluna tabi bulunması nedeniyle, itirazlarla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na İADESİNE,

2- Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:

20/03/2010 tarihli ikamet arama, yakalama, muhafaza altına alma, mülakat, Cumhuriyet savcısı ile telefon görüşme ve talimat alma tutanağı, sanığın savunması ve tüm dosya kapsamına göre; Sanığın, soruşturma aşamasında uyuşturucu maddeyi diğer şahıslarla birlikte içmek için aldığına yönelik savunmasının aksine; olay tarihinde … … isimli şahsın üzerinde ele geçen uyuşturucu maddeyi, satma veya başkasına verme gibi, birlikte kullanmak amacıyla uyuşturucu madde satın almak amacı dışında bir amaç için temin ettiğine ilişkin, kuşku sınırlarını aşan, her türlü şüpheden uzak, yeterli delil elde edilemediği, sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan hüküm kurulması,

Kanuna aykırı, sanık müdafii ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 23.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Avukata Sor
1
Whatsapp
Whatsapp
İlleez Hukuk Bürosu olarak size avukatlık ve danışmanlık hizmeti sağlamamız için tıklayıp soru sorabilirsiniz.
Bizi Arayın
Yol Tarifi Al